HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile milletvekilleri, gazeteci Nedim Şener'in katıldığı bir televizyon programında sarf ettiği sözler nedeniyle suç duyurusunda bulundu. HDP'den yapılan açıklamada Şener'in Haber Global televizyonunda katıldığı bir programda HDP milletvekilleri ve oy veren milyonlarca kişiye hakaret ettiği belirtildi.
HDP'yi 'gayri meşru, ahlak dışı' olarak nitelendirdiği gerekçesiyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan suç duyurusunda, şüphelinin "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik veya aşağılama, nefret ve ayrımcılık, siyasi hakların kullanılmasının engellenmesi ve tehdit" suçlarını işlediği ifade edildi.
“Şüphelinin ulusal bir televizyon kanalında yayınlanan sözleri müvekkillerde olduğu gibi toplumun büyük bir kesiminde ve özellikle Halkların Demokratik Partisine (HDP) oy veren ve vermeyi düşünen herkeste büyük bir infial yaratmış, rencide etmiştir” denilen suç duyurusunda bu sözlerin düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmeyeceği belirtildi.
Şener'in konuşmasının bir bütün olarak nefret ve ayrımcılık, aşağılama, tehdit, hakaret, siyasi tercihleri ve düşünceleri nedeniyle seçmenin kınanması gibi birçok suçu içerdiğine dikkat çekildi.
ÖZHASEKİ HAKKINDA SUÇ DUYURUSU
Öte yandan HDP, AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki hakkında da suç duyurusunda bulundu. Özhaseki'nin 20 Şubat 2021 tarihinde Kayseri'de Sami İpek Caddesi'nin açılışında sarf ettiği, "Lanet olsun oylarına. Onların oylarının Allah belasını versin. Bunları her fırsatta söylemeliyiz" ifadelerinin infial yarattığı belirtildi. Söz konusu konuşmanın ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı belirtilen dava dilekçesinde şöyle denildi:
"Konuşma bir bütün olarak nefret ve ayrımcılık, halkı kin ve düşmanlığa teşvik veya aşağılama, hakaret, siyasi hakların kullanılmasının engellenmesi, siyasi tercihleri ve düşünceleri nedeniyle seçmenin kınanması gibi bir çok suçu birlikte oluşturmaktadır. İfade özgürlüğünün sınırlanması ile ilişkili olarak TCK 'nın ilgili maddeleri özellikle de kamu barışının korunmak istenmesinden kaynaklanmaktadır. Her ne kadar ifade özgürlüğü esas itibariyle sınırsız olsa da, bu düzenlemede somutlaştırıldığı üzere, kamu barışı şeklindeki hukuksal değerin korunması amacıyla sınırlamaya maruz kalmaktadır."
Dosyada ayrıca, "Şüpheli bu sözleri ile HDP' ye oy verenlere veya vermeyi düşünenlerin temel haklarını ihlal ettiği gibi demokratik işleyişe karşı tahammülsüzlüğünü ortaya koymuştur" denilerek Özhaseki'nin nefret ve tehdit suçu işlediği ifade edildi.
HDP'yi 'gayri meşru, ahlak dışı' olarak nitelendirdiği gerekçesiyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan suç duyurusunda, şüphelinin "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik veya aşağılama, nefret ve ayrımcılık, siyasi hakların kullanılmasının engellenmesi ve tehdit" suçlarını işlediği ifade edildi.
“Şüphelinin ulusal bir televizyon kanalında yayınlanan sözleri müvekkillerde olduğu gibi toplumun büyük bir kesiminde ve özellikle Halkların Demokratik Partisine (HDP) oy veren ve vermeyi düşünen herkeste büyük bir infial yaratmış, rencide etmiştir” denilen suç duyurusunda bu sözlerin düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmeyeceği belirtildi.
Şener'in konuşmasının bir bütün olarak nefret ve ayrımcılık, aşağılama, tehdit, hakaret, siyasi tercihleri ve düşünceleri nedeniyle seçmenin kınanması gibi birçok suçu içerdiğine dikkat çekildi.
ÖZHASEKİ HAKKINDA SUÇ DUYURUSU
Öte yandan HDP, AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki hakkında da suç duyurusunda bulundu. Özhaseki'nin 20 Şubat 2021 tarihinde Kayseri'de Sami İpek Caddesi'nin açılışında sarf ettiği, "Lanet olsun oylarına. Onların oylarının Allah belasını versin. Bunları her fırsatta söylemeliyiz" ifadelerinin infial yarattığı belirtildi. Söz konusu konuşmanın ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı belirtilen dava dilekçesinde şöyle denildi:
"Konuşma bir bütün olarak nefret ve ayrımcılık, halkı kin ve düşmanlığa teşvik veya aşağılama, hakaret, siyasi hakların kullanılmasının engellenmesi, siyasi tercihleri ve düşünceleri nedeniyle seçmenin kınanması gibi bir çok suçu birlikte oluşturmaktadır. İfade özgürlüğünün sınırlanması ile ilişkili olarak TCK 'nın ilgili maddeleri özellikle de kamu barışının korunmak istenmesinden kaynaklanmaktadır. Her ne kadar ifade özgürlüğü esas itibariyle sınırsız olsa da, bu düzenlemede somutlaştırıldığı üzere, kamu barışı şeklindeki hukuksal değerin korunması amacıyla sınırlamaya maruz kalmaktadır."
Dosyada ayrıca, "Şüpheli bu sözleri ile HDP' ye oy verenlere veya vermeyi düşünenlerin temel haklarını ihlal ettiği gibi demokratik işleyişe karşı tahammülsüzlüğünü ortaya koymuştur" denilerek Özhaseki'nin nefret ve tehdit suçu işlediği ifade edildi.
