Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), kamuoyunda "sosyal medya yasa tasarısı" olarak bilinen "dezenformasyon yasası" ile ilgili görüşünü TBMM Dijital Mecralar Komisyonu’na sundu.
TBMM’de 1 Haziran 2022 Çarşamba günü yapılan Dijital Mecralar Komisyonu toplantısına davet edilen Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’ni Genel Sekreter Sibel Güneş ve Ankara Temsilcisi Taylan Erten temsil etti.
Toplantıda Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin raporu hakkında bilgi veren TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş şunları söyledi:
“Seçime giderken TBMM’ye torba yasayla getirilen bu tasarı, 22 yasayı ilgilendirmektedir. Tasarı yasalaşırsa basın ve düşünceyi ifade özgürlüğü ortadan kalkacaktır. Her boyutuyla ağır sansüre neden olacak, yurttaşın habere erişimi engellenecektir. Tutuklu gazeteci sayısını artıracak, internet sitelerine, internet sağlayıcılarına ağır para cezaları getirilmesine yol açacaktır. İnternet sitelerine ceza verildiğinde o sitede çalışan gazetecilerin de basın kartı iptal edilecektir. Bu tasarının yürürlüğe girmesi halinde iktidarın hoşuna gitmeyen her haber için dezenformasyon denilerek ceza istenecektir. İnternete erişimin insan hakları içinde yer aldığı açıktır.
Dezenformasyon sorunu ile ilgili olarak hazırlandığı vurgulanan tasarının ağır cezalandırma mekanizmasına dönüşmemesi için şimdiden gerekli önlemler alınmalıdır diye düşünüyorum. Düzenlemenin genişliği ve belirsizliği göz önüne alındığında madde bu haliyle geri çekilmeli ve yeniden kamuoyunda tartışmaya açılmalıdır.”
TBMM’de 1 Haziran 2022 Çarşamba günü yapılan Dijital Mecralar Komisyonu toplantısına davet edilen Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’ni Genel Sekreter Sibel Güneş ve Ankara Temsilcisi Taylan Erten temsil etti.
Toplantıda Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin raporu hakkında bilgi veren TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş şunları söyledi:
“Seçime giderken TBMM’ye torba yasayla getirilen bu tasarı, 22 yasayı ilgilendirmektedir. Tasarı yasalaşırsa basın ve düşünceyi ifade özgürlüğü ortadan kalkacaktır. Her boyutuyla ağır sansüre neden olacak, yurttaşın habere erişimi engellenecektir. Tutuklu gazeteci sayısını artıracak, internet sitelerine, internet sağlayıcılarına ağır para cezaları getirilmesine yol açacaktır. İnternet sitelerine ceza verildiğinde o sitede çalışan gazetecilerin de basın kartı iptal edilecektir. Bu tasarının yürürlüğe girmesi halinde iktidarın hoşuna gitmeyen her haber için dezenformasyon denilerek ceza istenecektir. İnternete erişimin insan hakları içinde yer aldığı açıktır.
Dezenformasyon sorunu ile ilgili olarak hazırlandığı vurgulanan tasarının ağır cezalandırma mekanizmasına dönüşmemesi için şimdiden gerekli önlemler alınmalıdır diye düşünüyorum. Düzenlemenin genişliği ve belirsizliği göz önüne alındığında madde bu haliyle geri çekilmeli ve yeniden kamuoyunda tartışmaya açılmalıdır.”
